English | Turkish | |
---|---|---|
Phrasals | ||
Phrasals | provoke (one) into (doing something) v. | (birini bir şey yapması) için kışkırtmak |
Phrasals | provoke (one) into (doing something) v. | (birini bir şey yapmaya) kışkırtmak |
Phrasals | provoke (one) into (doing something) v. | (birini bir şey yapmaya) teşvik etmek |
Phrasals | provoke (one) into (doing something) v. | (birini bir şey yapması) için körüklemek/tahrik etmek |